12 Eylül ve …

Asker milletiz vesselam. Darbe günlerinde de esas duruşumuzu bozmamıştık. Bilseydik gördüğümüz ve sonradan öğrendiklerimize bakarak esas kendi duruşumuzu sergilerdik. 

İşte Asker milletiz. Hep sol yanımızı bağlar bu hissiyatımız bizleri. Çarşıda, tören de nerde bir askerimizi görsek gidip kucaklayasımız gelir. Mehmetçik duygusu hiçbir zaman bitmedi milletimizin yüksek duygusunda.

Böyle olunca da Darbe yapan generallerin de bir bildiği vardır hissiyatında doğrudur yapılanlar deyip gelişmeleri izledik yıllarca. Ancak 15 Temmuz  darbesine gelinceye kadar askerin, generallerin, paşaların görevlerinin ne olduğu ne olmadığı konusunda ülkemiz gerçekleri yaşayarak aydınlandı. Bir zihniyet ve onun menfaatçi, tuzakçı müritleri 1980 12 Eylül darbesi ve onun öncesinde 1960 ihtilali gelişmelerini hayal ederek bir maceraya kalkışınca yedisinden yetmişine darbelere ve ihtilallere karşı bilinçlenmiş millet bu hayalcilerin rüyalarına karabasan gibi çöktü.

Artık asker bizim asker. Yani gerçek amaç ve hizmete idrak eden asker. Mehmetçik Geri Döndü ! Elleri kına yakılarak askere gönderilen çocuklarımızın sayısı hiç azalmadı Kızıl Elma’yı hatırlatan da bizim askerimiz. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra. Ne 1960 ihtilali ne  1980 ihtilali ve sonarasında  yaşanan darbe girişimi artık ülkemizin demokrasi anlayışından defedilmiştir.

12 Eylül 1980 darbesinde daha orta okul sıralarında bu korkunçluğu yaşadık gördük. Evlere düzenlenen baskınlar, sorgusuz sualsiz götürülen kapı komşu ağabeyler ve düşüncelerinden dolayı mimlenen amcalar, dayılar. Küçüklüğümüzde anlayamadığımız ve Asker Yapmışsa doğru yapmıştır mantığı 15 Temmuz  da  bu düşünceye dur denildi.

Çavuşun komutan, subayın garnizon komutanı , garnizon komutanının Belediye Başkanı olmasına izin verilmemiştir. 12 Eylül 1980’nin yaşattıkları gözümüzün önünden film şeridi gibi geçirilmesi ülkemizde yeniden bir daha böyle hain girişimlerde bulunanların başına neler geleceği kararlılıkla gösterilmiştir. 1980 12 Eylül Darbe-ihtilalinde tutuklanan parti genel başkanlarının söylediği tek bir şey vardı

-En kötü demokrasi darbe ve ihtilallerden daha iyidir ! sözünü  o yıllar anlamamıştık…

Şimdi çok iyi anlıyor ve biliyoruz ki ne 1960 darbe girişiminde bulunanlar, ne 1980 12 Eylül ihtilalini yapanların oysa ülkemizin üzerinde farklı emelleri ve şahsi çıkarlarından başka bir şey düşünmediklerii açık bir şekilde görülmüştür.

O yüzden okullardan, parklardan, sokak tabelalarından bu ihtilalcilerin, darbecilerin isimleri bir bir aşağı indirildi. Ne güzel Ne güzel…