Tok Tutma Özelliği ile Diyet Listelerinin Gözdesi Aronya

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve doğal gıda trendleriyle birlikte tüketimi giderek popüler hale gelen aronya meyvesi, zayıflamak isteyenler ve kilo kontrolünü sağlamak isteyenler tarafından yoğun ilgi görüyor

Aronyanın özellikle diyabet, kardiyovasküler hastalıklar, ülseratif kolit ve nörodejeneratif hastalıkların riskinin azaltılmasında olumlu katkılarının olduğunu gösteren çalışmaların bulunduğunu söyleyen İstanbul Kent Üniversitesi Beslenme Ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Gamze Akbulut, “Önemli miktarda fenolik bileşen içeren aronya suyu, sağlıklı beslenme ve kilo vermek isteyenler için iyi bir alternatiftir.

Ayrıca aronya ile ilgili stres, inflamasyon ve mikrobiyota üzerine olumlu etkilerinin olduğunu gösteren çalışmalar literatürde yer almaktadır” dedi. Agronomist Aylin Kalafatoğlu ise, aronya alırken özellikle %100 aronya içeren ürünlerin alınması gerektiğine dikkat çekerek, piyasada renk ve tat üzerinde hileler yapılan pek çok ürünün aronya içerikli olarak satıldığını söyledi.

Son yıllarda sağlık dünyasında önemli bir yer edinen aronya meyvesi, dünya çapında olduğu gibi Türkiye’de de popülerliğini arttırmaya devam ediyor.

Aronyanın düşük kalorili ve lif açısından zengin olduğunu söyleyen Prof. Dr. Gamze Akbulut, “ Bu özellik, tokluk hissini artırır ve kilo kontrolüne yardımcı olur. Aronya meyvesi düşük kalorili bir seçenek olup, lif, C vitamini ve diğer antioksidanlar bakımından zengindir. Lif içeriği sayesinde uzun süre tok hissetmenizi sağlayarak sindirimi düzenler, bu da kilo verme ve kontrolüne yardımcı olur. Ayrıca antioksidanlar, vücudun hücresel stresle başa çıkmasına ve metabolizmayı desteklemesine yardımcı olur” dedi.

Akbulut, sözlerine şöyle devam etti: “Polifenoller, özellikle antosiyaninler ve prosiyanidinler, aronyada bulunan biyoaktif bileşenlerin ana grubunu oluşturarak bitkinin antioksidan özelliğine büyük katkı sağlamaktadır. Aronya antosiyaninlerin en zengin bitkisel kaynaklarından birisidir ve toplam polifenollerin yaklaşık yüzde 25’ini antosiyaninler oluşturmaktadır. Toplam antosiyanin miktarı 100 g taze meyvede 307-1480 mg arasında değişmektedir. Bir çalışmada, aronyadaki antosiyaninlerin toplam polifenollere oranının ahududu ve çileğe kıyasla daha yüksek olduğu saptanmıştır. Ülkemizde yapılan bir çalışmada ise; 100 g aronya meyvesinde 1658,81±14,22 mg, 100 g aronya tozunda ise 589,63±5,96 mg antosiyanin bulunduğu saptanmıştır. Aronia melanocarpa nero suyunun içerdiği toplam polifenol miktarının yaklaşık 11,8 mg gallik asit eşdeğeri (GAE)/L olduğu bildirilmiştir. 100 mL’sinde 1.17 g polifenol içermektedir. Yüksek antosiyanin içeriği sayesinde aronyanın antioksidan kapasitesinin kara mürver, yaban mersini, mavi yemiş, böğürtlen gibi pek çok bitkiden daha yüksek olduğu gösterilmiştir.”

Amerika’nın süper meyvesi şifa kaynağı aronyayı Türkiye’ye ilk defa getirerek Dr. Aronia markasını kuran kadın girişimci Agronomist Aylin Kalafatoğlu, “Aronya içerikli ürün alırken çok dikkatli olmak gerekiyor. İnsanlar sağlıklı olma isteği ve bilinciyle aronyaya yöneliyor, ancak yeterince araştırılmayan ürünler nedeniyle aronyanın faydalarından uzak kalınıyor. Burada etiket okumayı iyi bilmek ve yüzde yüz iyi koşullarda doğru yetiştirilen aronyadan elde edilen ürünleri tercih etmek en doğrusudur. Piyasada aronya adı altında satılan içeriğinde aronya dahi olmayan tadı ve rengi değiştirilmiş onlarca ürün var. Biz tüketicinin sağlığını önemsiyor ve en iyi ürünü kullanması için hassasiyet gösteriyor, tüketiciye değer veriyoruz. Dr.Aronia olarak ürünlerimizde İyi Tarım Uygulamaları ile Uluslararası Sertifikalı doğal ortamında ve kimyasal ilaç kullanılmadan yetiştirilen aronya meyvelerini ham madde olarak değerlendiriyoruz. Uzmanlar tarafından hazırlanan özel reçetelerle üretiyoruz. Şu anda aronya meyvesinden elde ettiğimiz birçok ürünümüz tüketiciler tarafından tercih ediliyor. Bunların arasında aronya suyu, aronya sirkesi, aronya kreması, reçeli, marmelatı, Türk kahvesi, sağlık çayı, form çayı, aronya kids gibi sayabileceğimiz çeşitli ürünlerimiz var. Özellikle diyetisyenlerin önerdiği elma sirkesinin yerini yine diyetisyenlerin ve uzmanların önerisiyle aronya sirkesinin aldığını, gelen taleplerle görmekteyiz. Bunun sebebini de aronya sirkesinin elma sirkesinden 28 kat daha fazla antioksidan içeriği olduğunu araştırma çalışmalarından biliyoruz. Doğal fermantasyon yoluyla üretilen aronya sirkesi günlük hayatımızda tüketim alışkanlıkları arasına girdi. Ayrıca geliştirdiğimiz en yenilikçi diyet ürünü aronya çayı ürünümüzle konusunda uzman sağlık uzmanlarının oylamasıyla önemli bir ödül kazandık “ dedi.