Çağrı merkezlerinden ilginç çözüm
Çağrı Merkezleri, Z Kuşağı Çalışanlarının Verimliliğini Artırmak İçin Çözümü Oyunlaştırmada Buldu
İş dünyası, gün geçtikçe yenilik, verimlilik ve çalışan memnuniyetini merkeze alan bir yaklaşımı benimsiyor. Özellikle çağrı merkezleri gibi dinamik ve Z kuşağının yoğun olduğu ortamlarda, bu hedeflere ulaşmak için daha fazla şirket, oyunlaştırma unsurlarını iş süreçlerine dahil etmeye başladı. Farklı lokasyonlarda çok sayıda çalışana sahip şirketlere iş süreçleri ve çalışan verimliliğini artırmak için oyunlaştırılmış dijital çözümler tasarlayan Inooster’ın CEO’su Murat Yılmaz, şirketlerin oyunlaştırma unsurları ile entegre olduklarında sağladıkları faydaları paylaştı.
Bugüne kadar başta çağrı merkezleri, perakende ve finans olmak üzere birçok sektörde 250 bine yakın çalışana oyunlaştırma ile temas ettiklerini ifade eden Yılmaz, şirketlerin var olma amaçlarını gerçekleştirmelerine çalışanlarının mutluluğunu ve içsel bağlılığını artırarak destek verdiklerini söyleyerek açıklamasına şöyle devam etti;
“Türkiye Bankalar Birliği’nin çağrı merkezleri özelinde gerçekleştirdiği Çağrı Merkezi İstatistikleri araştırmasının 2024 ilk çeyrek verilerine göre, sayısı 11 bine ulaşan çağrı merkezi çalışanlarının yaş ortalamasının 28 olduğunu görüyoruz. Bu çalışanların yüzde 27’si ön lisans, yüzde 62’si lisans, yüzde 3’ü ise yüksek lisans ve doktora diplomasına sahip. Hal böyle olunca geleneksel çağrı merkezleri, Z kuşağı çalışanlarının verimliliğini artırmak ve turn-over oranlarını düşürmek için çözümü iş süreçlerini oyunlaştırmakta buldu.
Oyunlaştırılmış çalışan deneyimi uygulamalarıyla çalışanlarının ruhsal, fiziksel ve zihinsel esenliğini ön planda tutuyoruz. Bu kapsamda, esnek çalışma modellerini destekleyen dijital platformlar ve uygulamalar sunarak çalışanların iş-yaşam dengesini sağlamalarına yardımcı oluyoruz. Özellikle Z kuşağı çalışanlar, performanslarını artırmak ve satış hedeflerine ulaşmak için birbirleriyle yarışarak ödüller kazanmak ve bu şekilde başarılarını paylaşmaktan büyük keyif alıyorlar.
Yaptığımız iş tam bir denge işi. Balansın bir tarafında teknoloji, diğer tarafında ise sosyal-psikoloji var. Bu bağlamda oyunlaştırma metodolojimiz çalışanların psikolojik eğilimleri, davranış değişiklikleri, toplumsal olayların etkileri, kişilerin sorunları çözme yaklaşımı ve rekabette öne çıkma prensiplerine göre şekilleniyor.
Bu süreçte, ana hedefi verimlilik ve motivasyon olan bu sistemin sürdürülebilirliğini aktif kılmak için de gelişmiş analitik araçlar ve veri izleme sistemlerini kullanarak performans ölçümü ve oyunlaştırma stratejilerinin optimize edilmesini sağlıyoruz. Yöneticiler için süreçlerin gerçek zamanlı takip edilmesine de olanak sağlayan yapılarla anında müdahale ve iyileştirme imkanını da sunmuş oluyoruz.
Anlık görev/hedef gibi yapılar ve ödüllendirmeler ile iç iletişimi zenginleştiriyor, pozitif duygusal bağların oluşmasını mümkün kılıyoruz. Oyunlaştırma dinamikleriyle yeniden tasarlanmış performans takipleri ve iş süreçleri ile müşterilerimizin verimliliklerinde %4-15 arasında ölçülebilir artışlar görüyoruz” dedi.
Çağrı merkezlerinde oyunlaştırmanın yükselişi, iş dünyasının ve çalışanların sürekli değişen doğasıyla uyumlu bir şekilde ilerliyor. Bu yaklaşımın, gelecekte iş dünyasında merkezi bir rol oynaması bekleniyor.